TMMOB MİMARLAR ODASI SAMSUN ŞUBESİ
BASIN AÇIKLAMASI
01-03-2021
BASINA VE KAMUOYUNA
Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi 14.12.2020 Tarih, 2. Toplantı, 21. Birleşimi, 8. Maddesinde, İlkadım İlçesi Nazım İmar Planı F36b.22b paftası, Uygulama İmar Planı F36b.22b.1c paftasının bulunduğu alanda; 5393 sayılı Belediye Kanununun 73. Maddesi kapsamında “ Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı” olarak belirlenmesine karar vermiştir.
Samsun Büyükşehir Belediye Meclisinin bu kararı Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) komisyonumuzun 06.01.2021 tarihli toplantısında görüşülmüş, yapılacak Kentsel Dönüşüm hakkında yeterli bilgi olmadığından dolayı değerlendirme yapılamamış, Büyükşehir Belediye Başkanlığından bilgi alındıktan sonra konunun değerlendirilmesine karar verilmiştir.
Büyükşehir Belediye Başkanı ile konu hakkında 15.01.2021 tarihinde görüşülerek belirlenen alanın neresinde nasıl bir dönüşüm ve uygulama yapılacağı, neler düşünüldüğü konusunda bilgi alınmıştır.
Buna göre:
Cumhuriyet Meydanın bulunduğu adada 6 adet İş Merkezinin yıkılarak Cumhuriyet Meydanının büyütülmesinin düşünüldüğü,
Cumhuriyet Caddesi Kenarındaki (Eski Özel İdare binaları) 3 adet binanın yıkılarak ortaya çıkacak alanın meydan ve parklarla bütünleştirilmesinin öngörüldüğü.
Site Camisinin bitişiğindeki Maliyeye ait binanın yıkılacağı, etrafının açılacağı, cami altındaki dükkanların kamusal alan olarak yeniden düzenleneceği,
Site Camisinin Kuzeyinde Osmaniye Caddesi, Mevlevihane Caddesi ve Himayei Eftak Sokak arasında kalan üçgen şeklindeki adanın tamamının yıkılacağı,
Atatürk Bulvarının Kenarında Bilgisayar Firmasını bulunduğu alanın mevcut İmar haklarının iptal edilerek boşaltılacağı yönünde bilgi verilmiştir.
Alınan bilgiler doğrultusunda Mimarlar Odası Samsun Şubesi tarafından yapılan değerlendirmeleri kamuoyunun bilgisine ve dikkatine sunuyoruz.
Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı; yaklaşık olarak kuzeyde Atatürk Bulvarı, güneyde 100. Yıl Bulvarı, doğuda Osmaniye Caddesi ve Sanat Sokağı, batıda ise Kaptanağa Caddesi arasında kalan alanın belirli bölümüdür.
Bu alan Şehrin merkezinin küçük bir bölümünü oluşturmaktadır. Şehir merkezi üstlendiği fonksiyonlar bakımından bir bütündür. Kentsel Dönüşümde bütün olarak ele alınarak planlama ve uygulama yapılmalı. En azından Kuzeyde Atatürk Bulvarı, güneyde 100. Yıl Bulvarı, doğuda Osmaniye Caddesi, batıda ise Çifte Hamam caddesi arasında kalan bölüm beraber ele alınıp planlanmalı ve uygulama bu kapsamda yapılmalıdır.
Böylece Şehrin kimliğinde öneme sahip Saathane Meydanı ve Subaşı Meydanı da dönüşüm ve uygulama kapsamına alınmış olacaktır.
Cumhuriyet Meydanının bulunduğu adada; Bafra İş Hanı (7 kat), Güvhan İş Hanı (9 Kat), Uzunoğlu İş Merkezi (7 kat), Ortaklar İş Merkezi (7 kat), Cumhuriyet İş Hanı ( 9 kat), Bestaş İşhanı (8 Kat) bulunmaktadır.
Cumhuriyet Meydanı yeterli büyüklükte olup, alan yüzölçümünün büyütülmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Altı adet iş hanının yıkılması durumunda, Şehrin kültürel kimliğinde önemli yeri olan Konak Sineması ve SSK (Sosyal Sigorta) binalarının yıkılarak yapılan daha yüksek bina ortaya çıkacaktır.
Kentsel dönüşüm gündeme geldiğinde kentimizde daha acil dönüştürülmesi gereken bölgeler bulunmaktadır, ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar da düşünüldüğünde yapılması düşünülen bu uygulamada kamu yararı bulunmadığı aşikârdır.
Cumhuriyet Caddesi kenarındaki (Eski Özel İdareye ait) 3 adet binanın yıkılması kentimizin o bölgesine katkıda bulunabilir. Ancak bu binalar Kamunun elinde iken zemin katları yakın geçmişte satılmış, dolayısıyla mülkiyet el değiştirmiştir. Yıkılabilmeleri için satılan zemin katların tekrar kamulaştırılmaları gerekecektir. Bu durum ne kadar öngörüsüz ve plansız hareket edildiğini, eldeki sınırlı kaynakların verimli bir şekilde kullanılmadığına örnek teşkil etmektedir.
Osmaniye Caddesi, Mevlevihane Caddesi ve Himayei Eftak Sokak arasında kalan üçgen şeklindeki adanın yıkılarak kaldırılması düşünülebilir, ancak kaynak kullanımı dikkate alındığında zorunluluk arz etmemektedir. Burada bulunan 3 adet 4 katlı binanın kamulaştırılması maliyet yarar ve Kentsel Dönüşümde öncelik bakımından kapsamlı bir şekilde değerlendirmelidir.
Cumhuriyet meydanı düzenlemesi kapsamında, Site Camisi kompleksi içerisinde yer alan, Maliyeye ait binanın yıkılarak etrafının açılacağı, cami kütlesinin korunarak etrafındaki ticari alanların yıkılacağı düşüncesi titizlikle ele alınması ve değerlendirilmesi gereken bir konudur.
Samsun Diyanet Sitesi Kompleksi, Ulusal mimari yarışma projesi ile elde edilmiş, Fikir ve Sanat Eserleri Yasası kapsamında koruma altında olan bir yapıdır. Ayrıca, henüz eser tescil edilmemiş ise de mimarlık alanında olduğu gibi birçok sanat dalında özgünlüğe sahiptir.Söz konusu yapı ülkemizde yapılan ilk kendine özgü kabuk sistemi ile inşa edilmiş eserlerden birisi olma özelliğinide taşımaktadır.
Bütün bu özellikleri eserin kültür varlığı olarak tescilini ve korunmasını zorunlu kılmaktadır. Bu sebepledir ki, söz konusu projeye yapılması düşünülen müdahalelerin yapının bütünlüğü ve özgünlüğünü zedeleyecek nitelikte olmamalıdır.
Oysa, Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılması öngörülen müdahalelerin yapının özgünlüğünü zedeleyecek nitelikler taşıdığı anlaşılmaktadır.
Yine, yapının ticari faliyetlerin yer aldığı zemin katında yapılması öngörülen düzenleme ile caminin ticari kattan girişi ve bağlantısı görünür hale getirilmiş olacaktır.Bu durum, mekânın kamusallığının arttırılarak düzenlenmesi açısından olumlu bir yaklaşım olarak değerlendirilmektedir. Bu suretle cami ile meydanın bütünleşmesi etkili bir şekilde sağlanırken, kentlilerin mekana yaklaşımında kolaylık sağlayacaktır.
Kentin varoluş sürecinde payı olan ve kentin tariflenmesinin önemli aktörlerinden biri olan binaları salt yapısal elemanlar olarak görmemek gerekir ki, yapılar kentin tarih süreci içerisindeki izleridir.
Bu sebeple, yıkılması planlanan yapıların kent belleğindeki yerinin ve kentin geçmişi ile kurulacak bağlara vereceği katkıların analizi yapılmadan ve değerlendirilmeden yıkılması, geçmiş yıllarda olduğu gibi kent belleğinde önemli yeri olan yapıların acele bir şekilde yıkılmasına benzer bir yaklaşım olacaktır.
Bu bağlamda, günümüzde özgün ve tarihi değeri olan yapılarla ilgili yıkım kararlarının verilmesi, geçmişin hatalarının tekrarlanması anlamına gelecektir.
Diğer taraftan, Kentsel Dönüşüm ve Proje alanı belirlenirken mülk sahiplerinin ve kamunun görüşünün alınmamış olması planlamanın amacına ulaşmasını zorlaştıran önemli bir eksikliktir.
Ayrıca, fiziki ömrünü tamamlamamış yapılacak düzenleme ve tadilatlarla sosyal açıdan da iyileştirilmesi mümkün olan yapı ve projelerin yıkılıp yok edilmesi önemli bir kaynak israfı olarak değerlendirilmektedir.
Sonuç olarak;
Kent bütünü ulaşım dahil birlikte değerlendirilerek dönüşümde öncelikli bölgeler belirlenmeli, öncelik sırasına göre uygulamaya geçilmelidir.
Yıkım projelerinden vazgeçilmeli, şehir açısından önemli bir kaynak israfı önlenmelidir.
Planlama; Nazım İmar Planı, Uygulama İmar Planı ve Koruma Amaçlı İmar Planı kademesine uygun olarak yapılmalı, Planlama aşamasında mülk sahiplerinin ve kamuoyunun görüşü mutlaka alınmalıdır.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
|